17 Ocak 2012 Salı

GITMEDEN HEMEN ONCE # 76

Istanbul karı, kara bayılanlar karlı Istanbul'u yaşaya dursun ben gideyim....
Yaz çocuğu olduğumdan olsa gerek ne soğuğu, ne karı, ne ıslanmayı ne de üşümeyi seviyorum. Onun için benim ülkemi ve piyasamı bizden daha iyi bildiğini göstermeye meyilli bir kendini bilmez de olsa görüşmek zorunda olduğum, yollara düşmek için zamanlama super...

Dışarda dün ile alakasız parlak güneşli birgün de olsa, yemezler, kesin kar topluyor...Yine bastıracak birkaç saate, yine herkesi bir şekilde felç edecek şehir trafiği ve keşmekeşi... Onun için ben gideyim sakin Genova'ma, bakayım evimde neler oluyor bitiyor, arabama kış lastiklerimi taktırayım, amour ile nico ile, mr.italy ve diğerleri kısa bir hasret giderip, aradan da kıl fulvio'yu çıkartıp geleyim...

Giderken yanıma da beni bile hayretlere düşüren hayal gücümü, bir kere daha kanıtlanan bakan körlüğümü alıp evire çevire düşünüp, kendilerini mümkünse terbiye edip geri geleyim...

Taktire şayan bir direnç var içimde nereden geldiği belli değil...Nedense hiç içimden gelmedi yazmak şimdiye kadar ikinci 5 günü ama belli ki yazmak lazım...

Genova, amouur, mr.italy, içimi ısıtan bahçem beni bekler, ben "sen aslında hiç gitmemiştin ki" cümlesinin sıcaklığı ve mutluluğu ile bir koşu gidip, hemencecik döneyim...

1 yorum:

  1. "Gitmeden Hemen Once" olmaz anliyorum, telasin olur, ama bari "Geldikten Hemen Sonra" gorusebilsek.. ozledim diyorum!
    zey

    YanıtlaSil