11 Ekim 2009 Pazar

Karşıyım....

Lisenin dernek yemeği, hastane ziyareti, Sabahattin'de keyifli bir yemek, 2 yaş doğumgünü partisi derken bir haftasonu daha bitti...Günlerdir üzerime yapışan miskinliğim ve sessizliğimle, kayda değer bir değişiklik olmadan biten bir haftasonu. Sessizdim bu günlerde, kimseye laf anlatasım yoktu ama içeriden devamlı bir karşı olma durum vardı..İçimden sürekli "ben buna karşıyım, buna da karşıyım, bak ayrıca buna da karşıyım" dedim durdum. 

Karşıyım, bir sürü şeye karşıyım bu son iki gündür...

İşin yeni başına geçmiş ve görücüye çıkmış, tamamı genç mezunlardan oluşan ve ümit vaad eden dernek yönetim kurulunun başkanının, ev sahipliği yaptığı geceyi herkesten önce, adeta koşar ayak terketmesine karşıyım. Bir işe soyunduysan , oturduysan o koltuğa, işi adabı ile yapacaksın. Tek tek, en son katılımcı ayrılana kadar orada olacaksın...

Şehrin bir yerinde meydana gelen kazanın, avrupa yakası-asya yakası demeden bütün trafiği felç etmesine yada Sirkeci garı önündeki topu topu 1 metrelik yol daralmasının 1,5 saatlik konvoy oluşturmasına karşıyım.

Sabit fikirliliğe çok karşıyım. Bilip, bilmeden, okuyup, araştırmadan, hatta anlatılmak istenildiğinde dinlemeyi bile reddederek, bir konuya "tarikat" yaftasının yapıştırılmasını ağzım açık seyrediyorum ve acaba ifadeler de bir eksiklik mi var diye düşünmeden edemiyorum.

İnat edilmesine karşıyım.
Bir adım atıldığında, hemen herşeyin eski haline dönmesi gerektiği sabırsızlığına karşıyım.

Bu celebrity tayfasının burnuna mikrofonu sokup, konuşmayınca tahrik etmeye ve ünlü yada değil, böyle bir sebepten kişinin karga tulumba kelepçelenme anının gereksiz fotograflarının gözüme her yerde sokuluyor olmasına çok karşıyım. Magazin basını muhabirlerinin bir nevi birlikte çalıştıkları celebrity tayfasındakileri analiz etmeden ve ayırt etmeden aynı muamele gösterme şuursuzluğuna karşıyım ama karşı tarafında bu tür durumlar için kendini eğitmemesini ve kontrol edemiyor olmasını da kendi hataları olarak görüyorum.

Anne olmayan yakın arkadaşların, bebek doğumgünlerine davet edilmesine de karşıyım :) Her ne kadar bütün o veletlere bayılsam ve orada geçirdiğim süre zarfında hepsini mıncıklayıp oynasam da, enerjileri ve desibelleri çok yüksek olan bu yaratıklardan ayrılınca bir süre dayak yemiş maymun gibi oluyorum, bana da yazık..

Sanki hergün kendisi aynı riskle karşı karşıya değilmiş gibi, arabalarını, arkadan gelecek kişiyi düşünmeden parkedenlere karşıyım, hatta ortak kullanım alanlarında kendinden başka hiçbir şey düşünmeyen " güya eğitimli " insanları görünce eşşekliğin ne kadar baki kaldığını hatırlıyorum. Hele hele motorsikletlerini bir arabayı kaplayacak şekilde park edenlere karşı olmanın ötesinde acayip sinir oluyorum ve kendilerine savaş açmayı planlıyorum.  

Bu ülkede bazı ithal, yurtdışında marketlerde 3-5 euro bedeli olan ilaç -vitamin - içki gibi malların burada 50 tl - 80 tl gibi anormal fiyatlarla satılmasına karşıyım, fahiş fiyatları görünce kendimi enayi yerine konulmuş gibi hissediyorum.

Cumhuriyet Bayramı sebebi ile yavaş yavaş asılmaya başlayan bayrak kirliliğine karşıyım, tamam tabii ki çok özel bir gün ve tabii ki diğer günlerden farklı birşeyler olsun istiyorsun ve yine tabii ki birileri bu bayrak imalatından acayip nemalanıyor,anladık, lafım var da yok, ama daha şık ve daha temiz bir görüntü ile hem günün farklılığını yansıtabilirsin hem de yine istediğin birilerinin ceplerini doldurabilirsin.
Madem paramı kullanıyorsun kafana göre, bari benim de göz zevkimi düşünerek hareket et. Yaratıcı olmayan zihinlere çok karşıyım.

Veeee bu ülkede çözüm üretmeden, terrible 2 dönemini yaşayan bebekler gibi, benden beter, herşeye karşı olan muhalefete ve beni temsil eden hiçbir partinin olmamasına acayippp karşıyım. 

............. dedim ya karşıyım, uykum gelmemiş olsa daha yazacağım ama bu haftasonu ile ilgili olarak ileride hatırlanması gereken şeyler bunlar, onun için bitiriyorum...

Bu haftasonu bir tek, 2 saat boyunca çalan telefonumu duymadığım için  ortalığın ayağa kalkmış ve birilerinin panik içinde seferber olmasına karşı değilim.Tabii ki çok utandım, tabii ki çok üzüldüm herbirini tek tek korkuttuğum için ama bir yandan da güvende hissettim kendimi. Elime alıp da görünce abartı cevapsız çağrıyı, Tanrı korusun bir gün başıma birşey gelse 2 saat sonra özel tim beni aramaya başlar diye aklımdan geçirdim...

2 yorum:

  1. özel timin yanında kesin bizde oluruz :))

    YanıtlaSil
  2. haklısın, çocuğu olan için bile çocuk doğumgünü partisi travmatik derecede yorucu olabiliyor :)
    ben neye karşıyım biliyor musun, binlerce insan kolunu bacağını, gözünü, hayatını kaybettikten sonra, oramızı buramızı açmaya, PKK'yı legalize etmeye karşıyım. dünya terör örgütü diye tanıyor, biz "pişman değilim" diye gelen, pkk bayrağıyla halaylar çeken adamların ayaklarına devletin savcısını gönderiyoruz, sonra da 10 yıldır dağda ama suç işlememiş diye serbest bırakıyoruz. PKK üyesi olmak artık suç değil??? biz çocuklarımızı nasıl askere göndermeyi düşünebiliriz ki? ne için? 10 yıl sonra bakalım vatan ne olacak? nerede olacak? yazık... ee

    YanıtlaSil